web stats

19 Mayıs 2013 Pazar

ISO Nedir?


ISO Nedir?

‘International Organization for Standardization’ yani ‘Uluslararası Standartlık Örgütü’nün kısaltmasıdır. Bizim fotoğrafçılık terimlerinden ISO ile kastetmek istediğimizi aslında ‘ISO Speed’dir yani ‘ISO hızı’dır. Genel kullanımda sadece ISO kullanıldığı için sitemizde de sadece ISO olarak geçecek. ISO, optik algılayıcının ışığa duyarlılığını belirtir yani ISO arttırkça optik algılayıcı ışığa karşı daha hassas olacaktır. Filmli dönemde ISO 6 ile ISO 3200 arasında filmler bulunabiliyorken dijital makinalarda ISO 50-102,400 arasında seçeneklere sahibiz ve her geçen sene çıta biraz daha yükseliyor. DSLR makinelerin hem filmli SLR, hem de kompakt fotoğraf makinelerine göre asıl avantajı da burada ortaya çıkıyor: Işığın yetersiz olduğu ortamlarda da çekim yapabilmek.
Bir klasik: Ilford Delta 3200 Professional Film.
Bir klasik: Ilford Delta 3200 Professional Film.
ISO’nun kullanımı enstantane ve diyaframa destek olacak şekilde olmalıdır. Normal çekimlerinizde ISO değerini makinenin sahip olduğu doğal en düşük ISO değeri olarak kulanmalısınız. Bu değer makinenizin modeline göre değişmekte ama genelde ISO100 veya ISO200′dür. Eğer en düşük ISO değerinde, kullanmak istediğiniz enstantane ve/veya diyafram değeri az pozlamaya neden oluyorsa, yani fotoğraf olması gerektiğinden karanlık çıkıyorsa o zaman ISO değerini arttırarak doğru pozlama elde edebilirsiniz.
Yüksek ISO, hızlı enstantane kullanmaya izin verir. Alpha 900: kullanıcı beyaz dengesi, DRO, Steady Shot kapalı, uzun pozlama gürültü giderme açık. Işıklandırma olarak standart bar florasan kullanılmıştır, flaş kullanılmamıştır.
Yüksek ISO, hızlı enstantane kullanmaya izin verir. Alpha 900: kullanıcı beyaz dengesi, DRO, Steady Shot kapalı, uzun pozlama gürültü giderme açık. Işıklandırma olarak standart bar florasan kullanılmıştır, flaş kullanılmamıştır. 24.5MP'lik tam boy ham dosyadan Adobe Lightroom ile TIFF dosya oluşturulmuş ve karşılaştırma amacı ile %100 kesme Adobe Photoshop'ta oluşturulup %100 kalitede JPEG olarak kaydedilmiştir.
Buna bir örnek vererek kafanızda canlanmasını kolaylaştıralım. Diyelim A/AV modunda gece çekim yapıyorsunuz. Diyaframınızı en küçük f değeri olarak ayarladınız ama poz ölçümü sonrasında makineniz enstantaneyi ISO 100′de 1/8 olarak veriyor. 50mm’lik lens kullanıyorsunuz ve gövdede ya da lensiniz de titreme engelleme sistemi mevcut değil. Bu durumda en azından 1/60 gibi bir enstantane kullanarak el titremesi kaynaklı bulanıklığın önüne geçmek istersiniz. 1/60 ise 1/8′e göre 3 durak daha fazla ışığa gereksinim duyacaktır (1/8, 1/15, 1/30, 1/60). Bu durumda diyaframınızı daha fazla açamayacağınız için ISO değerini 3 durak yükseltmeniz gerekir yani ISO100 yerine ISO800 kullanarak (ISO 100, ISO 200, ISO 400, ISO 800) fotoğrafı çekebilirsiniz.

ISO değerleri nelerdir?

50100, 125, 160, 200, 250, 320, 400, 500, 640, 800, 1000, 1250, 16003200640012,800,51,200102,400
Not: Bu değerler 1/3 duraklı enstantane değerleridir. Kalın yazılmış olanlar tam durak olup, 2 tam durak arasında 2 adet de 1/3 duraklık değer yer alır. 400 değeri 200 değerinin 2 katı ışık sağlar.
Soru: Fotoğraf makinem sahip olduğu tüm ISO değerlerini gösteremiyor, ne yapmalıyım?
Cevap: Fotoğraf makineleri pazarlama stratejisi olarak olabildiğince yüksek ISO değerlerine sahip olarak tüketiciye sunulurlar. Birazdan göreceğiniz gibi tüm makinelerin ISO1600 sonuçları aynı değildir. Aradaki farklar ciddi boyutlarda olabilir. Üreticiler kimi ISO değerlerindeki sonuçlardan utanıyor olsalar gerek ki bunları ilk etapta saklayarak tüketiciye sunarlar.
Bazen de satın aldığınız fotoğraf makinesinin paketini açtığınızda ilk etapta örneğin azami ISO 3200 değerini görebilirsiniz ama menünün derinliklerinde bulunan bir seçeneği açarak ilk etapta olmayan ISO değerlerine ulaşmak da mümkün olabilir. Mesela Canon EOS 5D Mark II normalde ISO 100-ISO 6400 aralığını sunarken menüden ISO genişletmesi seçeneğini açtığınızda kullanabileceğiniz ISO seçenekleri ISO 50-ISO 25,600 aralığıına genişler yani fazladan 3 ana durak ISO değeri elde edersiniz. ISO 50, uzun pozlama gerektiğinde kullanılabilirken, yeni gelen yüksek ISO değerleri genelde çok fazla gürültü ve görüntüde bozulma getirir.
ISO genişletme özelliği için biraz derinlere bakmanız gerekebilir :)
ISO genişletme özelliği için biraz derinlere bakmanız gerekebilir :)
Soru: Bu ISO değerleri neden gizleniyor peki?
Cevap: ISO başarımı donanımsal ve yazılımsal yönü olan teknik bir konudur. Bu yazı yeni başlayanlara için ISO’ya giriş olarak düşünülebilir. Teknik detaylar için ikinci bir yazımız bu hafta yayınlanacak, meraklılar onu bekleyebilirler ;) Donanımsal kısmı makinenizi aldığınızda sahip olduğunuz ISO değerlerini belirler. Sonradan gelen ve genelde Lo/Hi1/Hi2 gibi isimlendirmelere sahip olan ISO değerleri ise donanımsal olarak limitte bulunan değerlerin yazılımsal olarak ayarlanması ile elde edilirler. Kimi üreticiler bu ISO değerlerini menüde saklamayıp kullanıcıya ilk etapta sunabilmekteler ama sonuçların pek de içi açıcı olduğunu söyleyemeyeceğiz.
Canon EOS 5D'de normalde kullanabildiğiniz en yüksek ISO değeri ISO 1600'dür. Eğer menüden ISO genişletmesini açarsanız ek olarak ISO 3200 yerine ISO H değeri gelir. Bu pratikte ISO 3200 ile aynı şekilde işler ama ekranda sadece H harfi görülür. Benzer şekilde ISO 50 yerine de L değeri gelir.
Canon EOS 5D'de normalde kullanabildiğiniz en yüksek ISO değeri ISO 1600'dür. Eğer menüden ISO genişletmesini açarsanız ek olarak ISO 3200 yerine ISO H değeri gelir. Bu pratikte ISO 3200 ile aynı şekilde işler ama ekranda sadece H harfi görülür. Benzer şekilde ISO 50 yerine de L değeri gelir.

ISO’nun fotoğrafa nasıl bir etkisi olmaktadır?

ISO’nun fotoğraf üzerindeki etkisi doğrudan görüntü kalitesi üzerinedir. Yüksek ISO değerlerini kullandıkça genel görüntü kalitesi düşer. Detay kayıpları başlarken, gürültü miktarları gözle görülür bir şekilde artar. Bu nedenle ışığın yetersiz olduğu durumlarda çekeceğiniz konuya göre değişecektir ama ISO’yu yükseltmek son tercih olmalıdır.
En yüksek ISO değerinden genelde uzak durmak gerekir :) Sony Alpha 500'ün ISO başarımı beğendik ama ISO 12,800 fotorğaf makinesinin kapasitesini aşıyor. ISO 12,800 değerini unutup, ISO 6400'ü azami ISO değeri olarak düşünmek en sağlıklı yol olacaktır.
En yüksek ISO değerinden genelde uzak durmak gerekir :) Sony Alpha 500'ün ISO başarımını beğendik ama ISO 12,800 fotoğraf makinesinin kapasitesini aşıyor. ISO 12,800 değerini unutup, ISO 6400'ü azami ISO değeri olarak düşünmek en sağlıklı yol olacaktır.
Gürültünün yanı sıra kimi durumlarda fotoğrafta tekrarlanan desenlerden kaynaklanan boydan boya çizgilere de rastlayabilirsiniz. İngilizce kaynaklarda ‘banding’ olarak rastlayabileceğiniz bu duruma biz de bantlaşma diyebiliriz. Bu tarz sorunların önüne geçebilimek için fotoğraf makinenizin sahip olduğu ISO yeteneklerini bilmeli ve ona göre yüksek ISO değerlerini kullanmalısınız. Mesela siyah beyaz çekimlerde Canon EOS 5D’min en yüsek ISO değeri olan ISO 3200′de bantlaşma sürekli olan bir durum ve bu nedenle zorda kalmadan ISO 3200 değerini kullanmamaya gayret ediyorum. Eğer buna bir de yazılımla + poz telafisi uygularsanız bantlaşmayı küçük boyutlu dosyalarda bile farkedebilir hale getirirsiniz. Aşağıdaki örnek kareyi inceleyebilirsiniz.
Yüksek ISO gürültüye neden olur. Yüksek ISO'da az pozlama yapıp bilgisayarızda + poz vermeniz gürültüleri daha da belirgin kılar. Canon EOS 5D, f/5.6, 1/60, ISO3200, +1.17EV
Yüksek ISO gürültüye neden olur. Yüksek ISO'da az pozlama yapıp bilgisayarınızda + poz vermeniz gürültüleri daha da belirgin kılar. Canon EOS 5D, f/5.6, 1/60, ISO 3200, +1.17EV

ISO başarımı nelere göre değişir?

  • JPEG mi yoksa ham (İngizlizce:’raw’) mı çekiyorsunuz? JPEG çekiyorsanız, ISO değeri arttıkça, ham çekimlere göre daha çok detay kaybı yaşayacaksınız demektir. Eğer önceliğiniz detayların korunması ise ham çekin. Eğer detaydan ziyade pürüzsüz bir görünüm benim için daha önemli diyorsanız o zaman JPEG çekebilirsiniz.
    Ham çekerek JPEG'e göre daha fazla detay koruyabilirsiniz. Sony Alpha 900. DRO, steady shot kapalı, ki
    Ham çekerek JPEG'e göre daha fazla detay koruyabilirsiniz. Alpha 900: kullanıcı beyaz dengesi, DRO, Steady Shot kapalı, uzun pozlama gürültü giderme açık. Işıklandırma olarak standart bar florasan kullanılmıştır, flaş kullanılmamıştır. 24.5MP'lik tam boy ham dosyadan Adobe Lightroom ile TIFF dosya oluşturulmuş ve karşılaştırma amacı ile %100 kesme Adobe Photoshop'ta oluşturulup %100 kalitede JPEG olarak kaydedilmiştir. Alttaki kare, Fine seviyesinde JPEG olarak, gürültü giderme de en yüksek olan 'High' değerinde çekilmiştir.
  • JPEG çekiyorsunuz, peki fotoğraf makineniz gürültü giderme uyguluyor mu? JPEG çekmek pürüzsüz görüntüler elde etmeyi garanti etmez. Makinelerin JPEG oluşturma yazılımlarında, gelen veriye ne seviyede gürültü giderme uygulanıp JPEG dosyalarının oluşturulacağının seviyeleri olabileceği gibi bu özellik sadece açılıp kapatılır şekilde de olabilir. Örneğimizi şu an çok farklı seviyelerdeki makinelerini denediğim Sony firmasından vereyim. Giriş seviyesinde Alpha 230′da gürültü giderme sadece iki seçeneğe sahipti: Açık ve Kapalı. Giriş seviyesinden orta seviyeye geçiş eğilimindeki Alpha 500 ise kapalı, normal ve yüksek olmak üzere 3 kademeli bir gürültü giderme sunarken amiral gemisi Alpha 900, kapalı, düşük, normal ve yüksek olmak üzere dört kademe seçeneği sunar.
    JPEG çekerken gürültü giderme seviyesine dikkat etmek gerekir.
    JPEG çekerken gürültü giderme seviyesine dikkat etmek gerekir. Alpha 900: kullanıcı beyaz dengesi, DRO, Steady Shot kapalı, uzun pozlama gürültü giderme açık. Işıklandırma olarak standart bar florasan kullanılmıştır, flaş kullanılmamıştır. 24.5MP'lik tam boy ham dosyadan Adobe Lightroom ile TIFF dosya oluşturulmuş ve karşılaştırma amacı ile %100 kesme Adobe Photoshop'ta oluşturulup %100 kalitede JPEG olarak kaydedilmiştir. Alttaki kare, Fine seviyesinde JPEG olarak, gürültü giderme de en yüksek olan 'High' değerinde çekilmiştir.
  • Büyük makine daha iyi ISO başarımı mı demektir? Makinenin boyutu değil ama makinedeki görüntüyü algılayıcının boyutu yüksek ISO konusunda doğrudan etkilidir. Aynı megapiksel değerine sahip makineleri bile doğrudan karşılaştırmak pek olağan değildir çünkü işin içine çok fazla değişken girer. ISO testleri sadece algılayıcının testi olmayıp, lens-fotoğraf makinesi ikilisini kapsayan bir sistem testidir. Bu nedenle buradaki örnek karelerimizi fikir vermesi açısından koyduğumuzu anlamalısınız, bunlar kesinlikle bire bir karşılaştırma sayılamaz.
    Sistem Karşılaştırması: Tam kare algılayıcılı DSLR Sony Alpha 900, APS-C algılayıcılı Sony Alpha 500, 1/2.7" algılayıcılı Canon Digital IXUS 870IS
    Sistem Karşılaştırması: Tam kare algılayıcılı DSLR Sony Alpha 900 (35mm f/1.4 G lensi f/8'de), APS-C algılayıcılı Sony Alpha 500 (35mm f/1.4 G lensi f/5.6'da), 1/2.7" algılayıcılı Canon Digital IXUS 870 IS (P modunda sadece ISO değiştirildi, gerisine makine karar verdi ki f/3.5 kullandı). Alpha'larda titreşim engelleme kapatıldı ama sanırım IXUS'ta kapatmayı unuttum çünkü ISO 100'de bu kadar da kötü bir sonuç elde etmemesi gerekiyordu.
    Burada biririnden farklı sistemlerin denk ISO değerlerine bakmaya çalıştık. %100 kesmeler merkeze yakın bir noktadan alındı. Kadraj üç sistemde de aynı alındı. Notta da belirttiğim gibi en küçük algılayıcıya sahip kompakt makine olan Canon Digital IXUS 870 IS’de titreşim engelleme sistemini kapatmayı unuttum (tripoda takılı çekim yaparken sistemi kapatmazsanız görüntüyü bozma eğiliminde oluyor) ve bu sonuçlar ortaya çıktı. Bu çekimi tekrar ettim ama sahne ve ışıklandırma değiştiği için görseli güncellemedim. ISO 400 değerinin diğerlerine benzer bir sonuç verdiğini söyleyebilirim. ISO 400′den sonra hızlı bir şekilde detaylar yokoluyor ve ISO 1600′deki fotoğrafta çamur gibi bir görüntü kalıyor. Modern kompakt fotoğraf makinelerinde kullanılan yeni algılayıcı teknolojileri ile yüksek ISO başarımı daha da arttı ama DSLR seviyesinde görüntü kalitesi vermeleri imkansız. Neden? Sony Alpha 900′un algılayıcı alanı 864 mm kare, Alpha 500′ün 368 mm kare, IXUS 870 IS’inki ise sadece 21.7 mm kare! Yani Alpha 900′deki algılayıcının alanı yaklaşık 40 kompakt fotoğraf makinesinin algılayıcısının toplam alanına eşit.
  • Yüksek ISO başarımından kastedilen ne? Düşük gürültü seviyesine sahip, detayları silinmeyip korunmuş fotoğrafları kastediyoruz.
  • Makinemde iki tane gürültü giderme çeşidi var, bunların farkı ne? Birisi normal gürültü giderme özelliği iken ikincisi uzun pozlama yaparken devreye giren gürültü giderme özelliğidir. Uzun pozlama çekerken bunu açık bırakmanızı öneriyoruz. Bu sayede çok fazla alakasız renkte piksellerle karşılaşmanın önüne geçmiş olursunuz.
    Uzun pozlama gürültü giderme
    Uzun pozlama gürültü giderme seçeneğini menülerde görebilirsiniz.

BasÇek öneriyor

  • JPEG değil ham çekin.
  • JPEG çekmekte ısrarlıysanız, makinenizin iyi tanıyın, limitlerini bilin! Aynı sahnede gürültü giderme seçenekleri ile tüm ISO değerlerinde çekim yapın ve tarzınıza uygun ISO değerlerini ve gürültü giderme seçeneklerini belirleyin.
  • Eğer baskı almayıp sadece internet ortamında paylaşımda bulunuyorsanız fotoğrafları yüzde yüz boyutta incelemekte ısrar etmeyin. Eğer ciddi kesmeler almayacaksanız internet ortamında küçük boyutlu kullanacağınızı düşünün ve ISO başarımını bu şekilde değerlendirin. Baskının ekranda bakmaya göre daha toleranslı olduğunu da aklınızdan çıkarmayın ;)
    Sony Alpha 500'ün ISO 6400 sonucunu eğer 500px genişliğindeki bir fotoğrafında bakacaksak çok iyi diyebiliriz :)
    Sony Alpha 500'ün ISO 6400 sonucunu eğer 500px genişliğindeki bir fotoğrafında bakacaksak çok iyi diyebiliriz :) Elbette ileride büyük boy baskı almanız gerekebilir ama anı fotoğrafları çekecekseniz yüksek ISO diye çok da ısrar etmemelisiniz. Fotoğrafı oluşturan unsurun ışık olduğunu ve fotoğraf çekmek için ışığa ihtiyaç duyduğumuzu akılımızdan çıkarmamamız gerekir ;)

Diyafram Nedir?


Diyafram Nedir?

Diyafram olarak kullandığımız terimin İngilizcede iki farklı şekilde kullanılıyor olması biraz kafa karıştırıcıdır. ‘Diaphragm’ ile anlatılan geçen ışık miktarını ayarlayan yapraklı mekanizma iken bizim burada kullandığımız diyafram ‘Aperture’ terimine karşılık gelir ve ‘Açıklık’ kelimesi ile ifade edilebilir. Açıklığın çapını, dolayısıyla da geçen ışığın miktarını belirleyen bu yaprakların hareketidir.
Diyafram bıçakları ve diyafram açıklığı.
Diyafram bıçakları ve diyafram açıklığı.
Kimi yerlerde ‘ışık düzengeci’ olarak da geçen diyafram (İng: ‘Aperture’), lensten geçen ışığın miktarını/şiddetini ayarlamak için lensin içine yerleştirilmiş olan düzenektir. Daha teknik bir tanımlama yaparsak, optik bir sistemde diyafram, görüntü düzlemine odaklanmak üzere gelen ışık demetinin konik açısını belirler. Diyafram ışık miktarını ayarlayamanın yanı sıra oluşan görüntünün niteliğini de doğrudan etkiler çünkü diyaframı açtığımızda diyaframdan geçen ışık ışınlarının optik algılayıcımıza düşme açıları değişir ve sadece odaklama yaptığımız bölge netken, geriye kalan alanların bulanık olmasına neden olur. Alan derinliği olarak bilinen bu konuya Arka planı nasıl öldürürüm? isimli yazımızda değinmiştik.
Diyaframın fotoğraftaki etkisi.
Diyaframın alan derinliği üzerinden fotoğrafa etkisi.

Diyafram değerleri nelerdir?

f değerlerinde lensin sahip olduğu açıklıkların birbirleri ile ilişkisi. Kaynak: Wikipedia
f değerlerinde lensin sahip olduğu açıklıkların birbirleri ile ilişkisi. Kaynak: Wikipedia
1.0, 1.1, 1.2, 1.4, 1.6, 1.8, 2.0, 2.2, 2.5, 2.8, 3.2, 3.5,
4.0, 4.5, 5.0, 5.6, 6.3, 7.1, 8.0, 9.0, 10, 11, 13, 14,
16, 18, 20, 22, 25, 29, 32, 36, 40, 45, 51, 57,
64, 72, 81, 91
Not: Bu değerler 1/3 duraklı diyafram değerleridir. Kalın yazılmış olanlar tam durak olup, 2 tam durak arasında 2 adet de 1/3 duraklık değer yer alır. Her bir değer, kendinden önceki değerin sağladığından 1/3 durak daha az ışık demektir. Mesela f:2, f:2.8′in 2 katı ışık sağlar. Ekranda gösterimi daha kolay olsun diye sadece sayı değeri bulunur ama aslında ‘f/değer’ şeklindedir yani 1.4 için f/1.4 – f/22 aralığındaki diyafram
Soru: “Bende bu ara değerler yok, f/5.6′dan doğrudan f/8′e geçiyor. Neden acaba?”
Cevap: Genelde fotoğraf makinelerinde tam değerler arasında geçişin kaç kademede olacağını belirleyebilmeniz için ayar bulunur. İngilizce makine kullananlar ‘EV step’ anahtar kelimesini arayabilirler. Bu değeri 1, 1/2 yada 1/3 yapma imkanı mevcuttur. Fotoğraf makinenizin kullanma kılavuzuna bakabilirsiniz (‘Custom Functions’ bölümünde olur genelde). DSLR sahipleri gene de bulamazlarsa buradan sorarsalar yardımcı olmaya çalışırız.

Lensimizin sahip olduğu diyafram değerini nasıl okuruz?

Diyaframı belirlerken f/2.8, f/5.6 gibi şeyler duymuşsunuzdur, duymamışsanız bile lenslerin isimlerinde odak uzaklığının yanı sıra diyafram değerlerini de görmüşsünüzdür. Aşağıda fotoğrafı bulunan Sony DT3.5-5.6/18-55 SAM lensini ele alalım. Buradaki 18 ve 55, mm cinsinden odak uzaklığını gösterirken, onların önündeki 3.5 ve 5.6 da lensin uç odak uzaklıklarında sahip olduğu en geniş diyafram değerini anlatır. Lensi 18mm’de kullanırken kullanabileceğiniz en açık diyafram değeri f/3.5 olacaktır. f/1.8 kullanmanız imkansızdır ama f/3.5 değerinden daha kısık diyafram değerlerini yani daha büyük f değerlerini kullanabilirsiniz. 55mm odak uzaklığında da kullanabileceğiniz en açık diyafram (en küçük f değeri) f/5.6′dır. Bu lens, odak uzaklığı değişken bir lens olduğu için iki adet diyafram değeri vardır.
Lenste yazan diyafram değerleri nasıl okunur?
Odak uzaklığı değişken lenste yazan diyafram değerleri nasıl okunur?
Peki ara odak uzaklıkları için, mesela yukarıdaki lensin 28mm’de sahip olduğu en küçük f değeri için ne söyleyebiliriz? Lensin üzerine bakarak tek söyleyebileceğimiz bu değerin f/3.5 ile f/5.6 arasında olduğudur. f değeri küçük odak uzaklığından büyük odak uzaklığına doğru zum yaptığımızda belli adımlarla büyür. Kimi değişken odak uzaklıklı lenslerde ise sabit diyafram değeri mevcuttur. Bu lensler değişken diyafram değerli lenslere göre daha pahalı olurlar. Bu tarz lenslere örnek olarak AF-S NIKKOR 14-24mm f/2.8G G ED lensini verebiliriz.
Değişken odak uzaklıklı lenste dabit diyafram.
Değişken odak uzaklıklı lenste dabit diyafram.
Eğer sabit odak uzaklıklı bir lensinin varsa 50mm f/1.4 şeklinde bir kullanım görürsünüz. Gene aynı mantık geçerlidir. Sadece tek bir odak uzaklığı olduğu için o odak uzaklığındaki en geniş diyafram değeri yani en küçük f değeri lensin üzerinde yazar.
Sabit odaklı lenste sabit diyafram değeri.
Sabit odaklı lenste sabit diyafram değeri.
Sabit diyafram değerinden diyaframın değiştirilemediği anlaşılmamalıdır. Sabit odak uzaklığına sahip lenste tek bir odak uzaklığı olduğu için sadece bir tane en açık diyafram değerinin olması çok doğaldır. Bu lenslerin hepsinde lensin üstünde en açık diyafram değeri yazar ve lensler en kısık diyafram değerine kadar değiştirilebilir. Mesela bir üstte yer alan Canon EF 50mm 1:1.4 (f/1.4 ile aynı anlama gelir) lensinde f/1.4 – f/22 aralığındaki tüm diyafram değerlerini kullanabilirsiniz.
Diyafram değeri sabit olup değiştirilemeyen tek lens tipi aynalı lenstir. Günümüzde büyük markalardan sadece Sony aynalı lens üretmektedir. Sony 500mm f/8 Reflex lensinin f/8 değeri sabittir, değiştirilemez.
Sony REFLEX 8/500. Gördüğünüz gibi diyafram-odak uzaklığı ikilisinin lens üzerindeki yazım şekli üreticiden üreticiye değişmekte.
Sony REFLEX 8/500. Gördüğünüz gibi diyafram-odak uzaklığı ikilisinin lens üzerindeki yazım şekli üreticiden üreticiye değişmekte.

Diyaframın fotoğrafa etkisi nasıldır?

Diyaframın alan derinliğini değiştirerek fotoğraftaki net alan miktarını değiştirdiğini söylemiştik. Bu bölümde örnek fotoğraflar ile diyaframın fotoğraf üzerindeki etkisine bakacağız.
©Okan Akan, 'In the country', Canon Eos 5D, Panagor 28mm f/2.5 (M42, MF), f/11, Iso 320, 1/160, tumax flaş
Diyafram: f/11 Ekipman: Canon Eos 5D, Panagor 28mm f/2.5 (M42, MF), tumax Flaş EXIF: f/11, 1/160, ISO320 Fotoğraf: ©Okan Akan
Yukarıdaki örnekte olduğu gibi büyük f değeri yani kısık diyafram kullanarak fotoğraftaki net alan miktarını büyük tutabileceğimiz gibi, aşağıdaki fotoğrafta olduğu gibi küçük f değeri yani açık diyafram ile konuyu sahnenin geri kalan kısmından ayırabiliriz de.
Peace, ©Okan Akan
Diyafram: f/2.8 Ekipman: Canon Eos 5D, TAIR 11-A 135 mm (M42, MF), EXIF: f/2.8, 1/1000, ISO50 Fotoğraf: ©Okan Akan
Manzara çekimi yaparken özellikle manzarada olabildiğince fazla alanın net olmasını isteriz ve bu nedenle büyük f değeri kullanırız.
©Okan Akan, 'Stay Away', Canon EOS 5D, Panagor 28mm f/2.5 (M42, MF), f/11, Iso 100, 1/60
Diyafram: f/11 Ekipman: Canon EOS 5D, Panagor 28mm f/2.5 (M42, MF) EXIF: f/11, 1/60, ISO100 Fotoğraf: ©Okan Akan
Bazı durumlarda ise sadece sığ alan derinliği elde edip, fotoğrafı daha gizemli hale getirmek için de küçük f değeri kullanabiliriz.
'Bokeh Baritone', ©Okan Akan, Canon EOS 5d, Universal 55 mm f/1.4 (M42, MF), f/1.4, ISO 1600, 1/50
Diyafram: f/1.4 Ekipman:Canon EOS 5d, Universal 55 mm f/1.4 (M42, MF) EXIF:f/1.4, 1/50, ISO Fotoğraf: ©Okan Akan
Kimi zaman ise ışık yetersizliğinden elimiz mahkum diyaframımızı açabildiğimiz kadar açmamız gerekir. Olabildiğince en küçük f değerinin kullanımının neredeyse bir zorunluluk olduğu çekim alanlarının başında konser çekimleri gelir. Aşağıdaki karede ISO makinenin sahip olduğu en yüksek değer olan ISO3200′dedir ve yavaş kalmayan bir enstantane için lensin sahip olduğu en küçük f değeri kullanılmıştır.
Hayko Cepkin,©Yalçın Aydın, Canon EOS 5D, Canon EF 70-200/4 L IS USM, 121mm, f/4, ISO 3200, 1/200
Diyafram: f/4 Ekipman:Canon EOS 5D, Canon EF 70-200/4 L IS USM EXIF: 121mm, f/4, ISO 3200, 1/200
Fotoğraf,  fotoğrafçının hissettiği şekilde anın ölümsüzleştirilmesidir dersek kimi durumlarda genel kullanımın dışına da çıkılabilir. Yukarıdakinin tersi bir durumda sanatçının hareketini izleyene yansıtmak istiyorsak ne yaparız? Bu durumda yavaş enstantane kullanmamız gerekir ve bunu da anca düşük ISO, yüksek f değeri ile elde edebiliriz. Aşağıdaki karedeki f/2.8 değeri hızlı gibi gelebilir ama kapalı salon konserlerinde ışık zaten az olduğu için 1/8 saniyelik bir pozlama için  f/2.8 bile yeterli gelebilmekte :)
'Jonathan Blake', Yalçın Aydın, Canon EOS 5D, Canon EF 85/1.8 USM, f/2.8, ISO50, 1/8
Diyafram: f/11 Ekipman: Canon EOS 5D, Canon EF 85/1.8 USM EXIF: f/2.8, 1/8, ISO50
Büyük f değeri kullanmak istediğimiz bir diğer alan da yüksek büyütme oranlarının kullanıldığı makro çekimleridir. Makro çekimlerinde alan derinliği zaten sığ olduğu için çok küçük f değeri kullanmak fotoğraftaki net alanın sicim kadar ince olmasına neden olabilmektedir. Makro çekenler alan derinliğini arttırabilmek için fotoğraf istifleme gibi ek yöntemler geliştirmişlerdir ama gene de keskinliğin azami olduğu büyük f değerlerini kullanarak işe başlarlar.
Elektronik Makro
Diyafram: f/11 Ekipman: Canon EOS 5D, Carl Zeiss Jena Pancolar 1.8/50 (M42, MF) EXIF: f/11, 1/200, ISO125
Yukarıdaki fotoğraf için kullanılan set, lensten kameraya sıralı olarak:
- Carl Zeiss Jena Pancolar 1.8/50 ve M42-Canon adaptör
- Ters makro adaptörü
- Makro körük (13-14cm açık)
- Canon EOS 5D
- Kablosuz olarak tetiklenmiş 1/2 güçte Sunpak 422D
Karınca, ©Taner Yıldırım, Canon EOS 40D, Tamron AF 17-50mm f/2.8 XR Di II LD Aspherical [IF], f/16, ISO200, 1/125
Diyafram: f/16 Ekipman: Canon EOS 40D, Tamron AF 17-50mm f/2.8 XR Di II LD Aspherical EXIF: f/16, ISO200, 1/125. Açıklama: Lens 17mm'de gövdeye ters takılmıştır ve ek 35mm makro uzatma tüpü kullanılmıştır. Fotoğraf: ©Taner Yıldırım

Enstantane nedir?


Enstantane nedir?

Obtüratör hızı ya da perde hızı olarak da geçebilen enstantane, deklanşör düğmesine (fotoğraf çekmek için bastığımız düğme) bastığımızda optik algılayıcıya ne kadar süre ile ışık düşürüleceğini belirtir. Bu süre algılayıcının kaç saniye pozlanacağını gösterir diyebiliriz. Perde, DSLR fotoğraf makinelerinde mekanik iken, kompakt makinelerde elektronik olabilmektedir ama her ikisinin yaptığı görev aynıdır; algılayıcıya ne kadar süre ile ışık düşeceğini belirlerler.
Enstantane Farkı. 4 saniyelik enstantaneye sahip karede saniyenin hareketini 4 kademeli olarak görebilirken 1/25 saniyelik enstantaneye sahip üstteki karede saniye kolunun sabit olduğunu görüyoruz.
Enstantane Farkı. 4 saniyelik enstantaneye sahip alttaki karede saniyenin hareketini 4 kademeli olarak görebiliyorken, 1/25 saniyelik enstantaneye sahip üstteki karede saniye kolunun sabit olduğunu görüyoruz.
Perde sisteminin nasıl çalıştığı konusuna farklı bir yazımız gelecek o yüzden şu an detaya girmeyeceğiz ama nasıl birşey olduğunu da görmeniz için filmli SLR makinedeki halinin fotoğrafını ekliyoruz.
Mekanik perde.
Mekanik perde.
Enstantane konunuzun fotoğrafta nasıl bir hareketlilikte çıkacağını belirler. Eğer hızlı bir konuyu çekmek istiyorsanız hızlı bir enstantane ( 1/125 saniye veya daha azı) kullanarak hareketi dondurabilirsiniz. Farklı bir şekilde, yavaş enstantane kullanarak harekette devamlılık hissi de verebilirsiniz ki bu özellikle akan dere fotoğraflarındaki pürüzsüz dokuyu elde etmenize yardımcı olur.
  • Kısa pozlama: Hareketi dondurma, çok ışığın olduğu durumlarda optik algılayıcıya düşen ışığı azaltmak için hızlı enstantane değeri kullanarak çekim yapılmasıdır.
  • Uzun pozlama: Kaydırma (İng: ‘Panning’) gibi hareketin devamlılığını fotoğrafa yansıtmak için, ortamda az ışık olduğunda optik algılayıcıya düşen ışığı arttırmak için yavaş enstantane değeri kullanarak çekim yapılmasıdır.
  • Bulb: (Türkçe karşığı sınırsızdır; Kısaltması: B): Enstantane değerinin makinenin izin verdiği en yavaş enstantaneden daha da yavaş olmasını istediğiniz durumlarda makinanın B modunu devreye sokarak istediğiniz kadar uzun pozlama yapabilirsiniz. Kimi modellerin mod tekerinde ‘Bulb’ için ayrı bir konum bulurken çoğu DSLR modelinde enstantaneyi 30 veya 60 saniyeden bir kademe daha yukarı aldığınızda karşınıza çıkar. Bu şekilde çekim yaparken uzaktan kumanda veya deklanşör kablosu kullanılması yararlı olacaktır çünkü doğrudan deklanşör düğmesini kullanmak makinede titreşime neden olacaktır.

Enstantane değerleri nelerdir?

8000, 6400, 5000, 4000, 3200, 2500, 2000, 1600, 1250,
1000, 800, 640, 500, 400, 320, 250, 200, 160, 125,100, 80,
60, 50, 40, 30, 25, 20, 15, 13, 10, 8, 6, 5,
4, 0″3, 0″4, 0″5, 0″6, 0″8, 1″,  1″3, 1″6,
2″, 2″5, 3″2, 4″, 5″, 6″, 8″, 10″, 13″, 15″, 20″, 25″, 30″

Not: Bu değerler 1/3 duraklı enstantane değerleridir. Kalın yazılmış olanlar tam durak olup, 2 tam durak arasında 2 adet de 1/3 duraklık değer yer alır. Her bir değer, kendinden önceki değerin sağladığından 1/3 durak daha fazla ışık demektir. Mesela 1/4000, 1/8000′in 2 katı ışık sağlar. Ekranda gösterimi kolay olsun diye yukarıdaki değerler şeklinde görülürler. ” işareti barındırmayanlar 1/değer saniyedir yani 8000 değeri 1/8000 saniyedir. ” işaretini barındıranları okumanın en kolay yolu ise ” işaretini nokta olarak okumaktır yani 0″5 değeri 0.5 saniye, 8″ değeri de 8 tam saniyedir.

Enstantane değerleri fotoğraf makinesine göre değişir mi?

Evet değişir. Ucuz DSLR modelleri ile pahalı modeller arasındaki farklardan biri de makinenin sahip oluğu en hızlı enstantane süresidir. Ucuz modellerde asgari enstantane değeri 1/4000 saniye iken orta seviyeye geçtiğinizde sahip olacağınız asgari enstantane değeri 1/8000 saniye olur. Pazarda bu ikisinden farklı değere sahip tek DSLR, 1/6000 saniye sunan Pentax K-x modelidir. İleride durum belki değişir ama şuan için 1/8000 saniyenin altında asgari enstantane sunabilen ucuz (giriş seviyesi) DSLR modeli yoktur.
Peki azami enstantane süresinde durum nedir? Hemen hemen tüm DSRL modelleri 30saniye sunarlar. Olympus’un mevcut tüm modelleri ise 60 saniyelik azami enstantane süresine sahiptir. Bu sürelerden daha da uzun pozlama yapacağımız zaman makinemizi B/Bulb konumuna getirerek çekim yapmalıyız.

Enstantanenin fotoğrafa etkisi nasıldır?

Hareketi dondurarak fotoğraflamak istediğimizde hızlı enstantane kullanırız yani kısa pozlama yaparız. Hareketli konuya ve konunun hızına göre uygun hızlı enstantane değeri seçilir. Aşağıdaki karede yapay şelaleden akan suyu görmektesiniz. 1/4000 saniye suyun birbiri ile yaptığı etkileşimi yakalamaya yetiyor ama kullanılan makine giriş seviyesi olduğu için daha hızlı enstantane kullanma imkanımız yok. 1/8000 kullanarak suyun hareketini daha da dondurmak mümkün olacaktır.
Enstantane: 1/4000 EXIF: f/4, 1/4000, ISO800
Enstantane: 1/4000 EXIF: f/4, 1/4000, ISO800
Her zaman hareketi dondurmak istemeyebiliriz. Kimi durumlarda da hareket halindeki nesneleri sabit arkaplanlarla kullanarak sahneye hareket katmak, hareketi izleyiciye de aktarmak isteyebiliriz. Fotoğraf makinemizi tripoda sabitleyip normalde kullandığımızdan daha yavaş bir enstantane tercih ederek, sabit ve hareketli bölümleri olan bir fotoğraf elde edebiliriz.
Enstantane: 1/4 Ekipman: Canon EOS 5D, Canon EF 70-200/4 L IS USM EXIF:f/4, 1/4, ISO400
Enstantane: 1/4 Ekipman: Canon EOS 5D, Canon EF 70-200/4 L IS USM EXIF:f/4, 1/4, ISO400
Flaş kullanırken enstantane limitimiz mevcuttur, her istediğimiz enstantane değerini her flaş ile kullanamayız. Her DSLR fotoğraf makinesinin flaşla senkronize bir şekilde çalışabileceği asgari enstantane değeri vardır. Mesela Sony Alpha 500, dahili flaşı kullanılırken 1/160 saniyeden daha hızlı enstantane değerlerine çıkmanıza izin vermez. Harici flaş kullanıyorsanız, kimi flaşların özel bir mod ile daha yüksek enstantane kullanımına izin verdiğini göreceksiniz. Çoğu kullanıcının dahili flaşlarını kullandığını düşünürsek, bu hatırlatmayı yapmayı uygun gördük.
Enstantane: 1/160 Ekipman: Canon EOS 5D, Sigma 24-70/2.8 EX DG Macro EXIF:f/8, 1/160, ISO250
Enstantane: 1/160 Ekipman: Canon EOS 5D, Sigma 24-70/2.8 EX DG Macro, Sunpak 433 ve 422 Flaşlar, Cactus V2s kablosuz tetikleyiciler EXIF:f/8, 1/160, ISO250
Uzun pozlama yaparken bir yandan da setinize flaşlar ya da ledler, el fenerleri dahil edebilirsiniz. Bu çekimlerde uzun pozlama genelde ışıklarla çeşitli şekiller çizmek için kullanılır. Son hamlede eğer sahnede insan varsa onu da hareketsiz görüntülemek için flaş kullanılır. Aşağıdaki iki karede de ek ışıklarla çizilen şekilleri görebilirsiniz. Bu tekniğe ışıkla boyama da denilmektedir.
Enstantane: 30" Ekipman: D300, SB-600 (konunun üzerinden) Flaş EXIF: f/22, 30", ISO200, 23mm
Enstantane: 30" Ekipman: D300, SB-600 (konunun üzerinden) Flaş EXIF: f/22, 30", ISO200, 23mm Fotoğraf: ©Devin and Karyn
Enstantane: 15" Ekipman: Canon EOS 350D EXIF: f/13, 15", ISO100 Fotoğraf:©Bilal Kabaklı
Enstantane: 15" Ekipman: Canon EOS 350D EXIF: f/13, 15", ISO100 Fotoğraf:©Bilal Kabaklı
Manzara çekimlerinde genelde kısık diyafram ve düşük ISO kullanılır demiştik. Bunun sonucu olarak da hızlı enstantane kullanma imkanımız pek olmaz. Eğer aklımızdaki sahnede bulunan akarsuyu kadife gibi çekmekse o zaman gene önceliğimiz enstantane olmalıdır. Bu tarz çekimlerde uzun pozlama yapılır. Hangi ayarı kullanmanız gerektiğini zamanla öğrenebilirsiniz ama ilk etapta deneme yanılma yoluyla uygun enstantane değerini bulabilirsiniz. Eskiden bir arkadaşıma nasıl böyle çektiğini sorduğumu hatırlıyorum yani her konuda acaba diye düşünen fotoğraf severler olduğu için olabildiğince farklı konuda senaryoları çıkarmaya çalışıyoruz.
Enstantane: 25" Ekipman: Canon EOS-1D Mark III EIXF: f/22, 25", ISO50 ©Barış Kuleli
Enstantane: 25" Ekipman: Canon EOS-1D Mark III EIXF: f/22, 25", ISO50 ©Barış Kuleli
Gece uzun pozlama yaparken ışığın çok az olması çoğu zaman fotoğraf severin canını sıkar. Bu olumsuz yanı, olumluya çevirmek de gene fotoğrafsevere kalıyor. Tripod taşımanın yararını özellikle gece çekimlerinde görürsünüz. Fotoğraf makineniniz tripoda sabitleyerek uzun pozlamalarla hareketlerden oluşan şekiller yakalayabilirsiniz.
Enstantane: 30" Ekipman: Canon EOS 350D EXIF: f/29, 30", ISO100  Fotoğraf: ©Bilal Kabaklı
Enstantane: 30" Ekipman: Canon EOS 350D EXIF: f/29, 30", ISO100 Fotoğraf: ©Bilal Kabaklı
Aşağıdaki karede olduğu gibi ND Filtreler kullanarak, çok uzun süreler makineninizin başında beklemeden çekimler yapabilirsiniz. Uzun pozlama ile pürüzsüz yüzeye sahip denizler ve gizemli kareler elde edebilirsiniz. ND filtre kullanımı hakkında yazımız da çok yakında gelecek ;)
Enstantane: 30" EKipman: Canon EOS 350D EXIF: f/5.6, 30", ISO200 Fotoğraf: ©Bilal Kabaklı
Enstantane: 30" Ekipman: Canon EOS 350D EXIF: f/5.6, 30", ISO200 Fotoğraf: ©Bilal Kabaklı
Peki nasıl oluyor da şehir fotoğraflarındaki araba ışıklarını iz halinde çekebiliyorlar diye kendi kendinize soruyorsanız, onun cevabı da gene uzun pozlama. Aşağıdaki karede bunun hafif ama tadında kullanımını görüyorsunuz.
Enstantane: 20" Ekipman: Canon EOS 350D EXIF: f/20, 20", ISO200 Fotoğraf: ©Bilal Kabaklı
Enstantane: 20" Ekipman: Canon EOS 350D EXIF: f/20, 20", ISO200 Fotoğraf: ©Bilal Kabaklı
Spor çekimlerinde ise hareketi dondurma en çok kullanılan yöntemdir. Mevut ışık durumuna göre enstantane değişecektir ama öncelik hep hızlı enstantane olacaktır.
Enstantane: 1/6400 Ekipman: Canon EOS 5D + Sigma 70-200/2.8 EXIF: f/5.6, 1/6400, ISO400, 200mm
Enstantane: 1/6400 Ekipman: Canon EOS 5D + Sigma 70-200/2.8 EXIF: f/5.6, 1/6400, ISO400, 200mm
Diyafram: Ekipman: Olympus E-520, Zuiko 40-150 f/4.5-5.6 EXIF:f/5.6, 1/800, ISO200, 150mm
Enstantane:1/800 Ekipman: Olympus E-520, Zuiko 40-150 f/4.5-5.6 EXIF:f/5.6, 1/800, ISO200, 150mm Fotoğraf: ©Hang Yang
‘Pan’ yani kaydırma tekniği, konuyu olabildiğince net alırken, arka planı bulanık alma ve bu sayede hız ve hareketi izleyene aktarma amacına sahip bir çekim yöntemidir. Kullanım alanı tamamen fotoğrafçıya kalmıştır ama yoğun olarak hızın daha yüksek olduğu spor dallarının fotoğraflanması esnasında kullanılır. Pan tekniğinde enstantane, normal koşullara göre yavaş olmayan ama hareketli konu için normalde yavaş kalacak değerlerde olur ve konunun hızına göre değişiklik gösterir. Belli bir alanda çekim yapmadan önce örnek fotoğrafları incelemeli ve oradaki enstantane değerlerini referans alarak tecrübe etmelisiniz. Pan zor bir tekniktir ve gelişme için pratik gerektirir. Yani hemen umutsuzluğa kapılmamalı ve gayret etmekten vazgeçmemeliyiz ;)
Enstantane:1/80 Ekipman: Canon 400D, Sigma 70-300 f/4.5-6.6 EXIF:f/16, 1/80, ISO100, 300mm Fotoğraf: ©Ahmet Altuntaş
Enstantane:1/80 Ekipman: Canon 400D, Sigma 70-300 f/4.5-6.6 EXIF:f/16, 1/80, ISO100, 300mm Fotoğraf: ©Ahmet Altuntaş